Elektrik Mühendisleri Odası tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir seçim operasyonu ile karşı karşıyayız. EMO Genel Merkezi, hiçbir üyeye haber vermeden, hiçbir şubeye danışmadan, hiçbir demokratik usule uymadan binlerce üyeyi bulunduğu şubeden başka şubelere kaydırmıştır.
Bu işlem:
- Şeffaf değildir,
- Meşru değildir,
- Demokratik değildir,
- Ve en önemlisi hukuksuzdur.
Oda tarihinin en büyük irade gaspı, seçimlere haftalar kala ve tamamen kapalı kapılar ardında yapılmıştır.
Üyelik Kaydırma Operasyonu: Organize, Gizli ve Politik Bir Müdahaledir
Geçtiğimiz hafta çok sayıda üyemiz, EMO bilgi sistemine giriş yaptığında bir gerçekle karşılaştı:
Şube üyelikleri “kendilerinden habersiz” başka şubelere taşınmıştı.
Bu yalnızca teknik bir “adres güncellemesi” değildir. Bu, doğrudan doğruya:
- Seçim mühendisliğidir.
- Hazirun listesine müdahaledir,
- Delege yapısının manipüle edilmesidir.
Kimin hangi şubede oy kullanacağı, kimin aday olabileceği, kimin delege seçilebileceği değiştirilmiştir. Bu işlem, hiçbir demokratik kurumda kabul edilemez.
Yönetim Kurulu Kararı Ne Diyor? — Üye Nakli Yok, Şube Değişikliği Yok, Seçimle İlgili Hiçbir Yetki Yok
EMO Yönetim Kurulu 49. Toplantı Kararı (Birebir Alıntı)
“Devreye alınan yeni otomatik sistem ile eski sistemden gelen şube, temsilcilik, adres ve il-ilçe tutarsız üye kayıtlarının düzeltilmesi, bu kapsamda iletişim adres tercihi ev adresi olan üyeler için İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü Kimlik Paylaşım Sistemi üzerinden adres güncellemelerinin yapılması, tutarsız kayıtlara ait düzeltme işlemleri konusunda ilgili üyeler ve Oda birimlerinin bilgilendirme yapılması, MERNİS kayıtlarının ve vefat eden üyelerin kayıtlarının kapatılması…” (Bu açıklamanın yapıldığı tarihte EMO web sitesinde en son yayınlanan karar 20.05.2025 tarihli 40 nolu karardır. EMO Genel Merkezi, 6 ayı aşkın süredir tüm teamüllere aykırı şekilde Odanın internet sitesinde YK kararlarını yayınlamamaktadır. Yukarıda paylaştığımız karar, bu üye kaydırma işlemi sonrasında bazı Şube ve Merkez yöneticilerinin gerekçe talebine karşılık olarak gönderilmiştir ve belgelidir.)
Bu kararın sınırları son derece açıktır:
- Sadece bilgi düzeltme
- Sadece adres uyumlaştırma
- Sadece MERNİS ile iletişim adresinin güncellenmesi
- Sadece bilgilendirme yükümlülüğü
- Sadece vefat edenlerin kaydının kapatılması
Ve yine kararın içinde şunlar yoktur:
- “Şubelerin değiştirilmesi” yok
- “Üye nakli” yok
- “Adres → Şube bağlantısı kurulması” yok
- “Hazirun listesine müdahale” yok
Yani:
Bu karar “adres güncelleme kararıdır”, “şube nakli kararı” değildir. Adres bilgisi (izin alınarak) güncellenebilir; ama şube değişikliği üyeye rağmen ve üye talebi olmadan yapılamaz.
Genel Merkez bu kararı çarpıtmış, kapsamını genişletmiş ve hiçbir yerde verilmeyen bir yetkiyi gasp ederek binlerce mühendisin şube aidiyetine müdahale etmiştir.
Mühendis Gerçekliğini Bilmeyen Bir Yönetim
Genel Merkezin “adres güncellemesi gerekiyordu” savunması, elektrik mühendislerinin çalışma hayatını bilmeyen bir zihniyetin ürünüdür. Çünkü bu meslekte adres değişikliği olağan, şube değişikliği ise üyenin iradesine bağlı istisnai bir işlemdir.
Elektrik mühendisleri; şantiyelerde, enerji iletim projelerinde, yenilenebilir enerji sahalarında, tesis montajlarında sürekli şehir değiştirerek çalışır.
Bir mühendis 3 ay Şırnak’ta, 6 ay İzmir’de, sonra tekrar İstanbul’da olabilir. Geçici ikametgah alınması işin doğasıdır. Bu adres, şube tercihi anlamına gelmez.
Kısacık düşünelim:
- Gebze’de yaşayan ama İstanbul’da çalışan bir mühendisin ikametgahı Kocaeli’nde görünüyor diye şubesi mi değişir?
- Malatya’daki bir enerji santrali projesine giden bir mühendisin 6 aylık ikameti onu Diyarbakır Şubesine mi taşır?
- İzmir–Balıkesir–İstanbul arasında dolaşan saha mühendisi her 3 ayda bir şube mi değiştirecek?
Elbette hayır.
Çünkü EMO’da şube üyeliği üyenin beyan ettiği adrese göre, üyenin açık iradesiyle belirlenir.
Genel Merkezin, adres kaydını bahane ederek şube değiştirmesi:
- Üye iradesinin gaspıdır,
- Mühendislerin çalışma gerçekliğinden kopuktur,
- Yıllardır süregelen uygulamayı bile inkâr etmektir,
- Bilgi verilmeden yapılan bu gibi uygulamalar üyenin Oda’dan alacağı evraklarda ve yapacağı işlemlerde zorluk yaratmaktadır.
EMO Genel Merkez kendisine çıkar sağlayacak seçim manipülasyonu için binlerce üyeyi mağdur etmekten çekinmemiştir.
Minareyi Çalan Kılıfına Uyduramadan Yakalandı
Öncelikle şunu belirtelim. EMO’daki etkin yönetim anlayışı, bilen herkes tarafından tartışılan ve detayları öğrenildikçe çok daha fazla tartışılacak bir ihale sonrasında EMO’nun yazılımını değiştirme yoluna girmiştir. Bu konunun detaylarına sonraki açıklamalarımızda değineceğiz. Şu anda yazılımın geliştirme süreci tam olarak bitmemiştir ve hala eski altyapıyla karşılaştırıldığında çok fazla eksik nokta bulunmaktadır. Gerek kullanan çalışanlar, gerekse üyeler tarafından bu eksiklikler görülmektedir. Bu eksikliklere rağmen yazılım yakın zamanda apar topar kullanıma açılmıştır. Üye kaydırma operasyonu da hemen bunun ardından gelmiştir.
Yazılımda onbinlerce üyenin kullanacağı ödeme entegrasyonları halen tamamlanmamışken, şu anda üye kaydırma operasyonu dışında hiç bir acil ihtiyacı olmayan İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü tarafından Merkezi Nüfus İdaresi Sistemi (MERNİS) entegrasyonu bir çırpıda yapılmıştır!
Oda’nın kamuya açık web sitesi hala eski altyapıdır. Yeni yazılımın bu ve benzeri teknik eksiklikleri yazımızın doğrudan konusu değildir.
Üyelerin verilerinin güncellenmesi için dönem içinde hiçbir çalışma yapmayan Merkez yönetim, aslında üyeye ulaşmada dergi, ajanda gönderimi ve evrak gönderimi dışında hiç kullanılmayan bir veriyi alelacele, üyeden izin almaksızın değiştirmiştir.
Üyenin adres güncellenmesi pek tabiki seçimlerden hemen sonra belli bir iş planı çerçevesinde, üyeyi bilgilendirerek, üyeden gerekli izinleri alarak yapılabilirdi. Ama Merkez yönetim seçimlere birkaç hafta kala bu işlemleri yapmayı tercih etmiştir. Yapılan bu işlemler hiçbir açıdan masum değildir!
İstanbul’da Açık Seçim Operasyonu: 1300 Civarı Eksilen Üye
Genel Merkezin yaptığı açıklamada “adres güncellemesi” denilse de rakamlar çok daha çarpıcıdır. Şu anda yeni sistemde ise üye sayısı yaklaşık 20.400’dür. Mühendislerin beyanları ile oluşturulan eski sisteme göre EMO İstanbul Şubesinden yaklaşık 2.700 üye gönderilmiş, İstanbul Şubesi’ne 1.400 üye taşınmıştır.
EMO İstanbul Şubesinin üye sayısı 1300 kişi azaltılmıştır. Başka bir deyişle üye sayısı eskiye göre yaklaşık yüzde 6 düşürülmüştür.
Şimdi şu soruyu tüm mühendislik aklıyla soruyoruz:
- İstanbul’da bilmediğimiz bir deprem, doğal afet mi oldu?
- İstanbul’dan bizim bilmediğimiz toplu bir göç mü oldu?
- İstanbul’un nüfusu bir gecede %6 azaldı mı?
- İstanbul’daki mühendislere özel öldürücü bir virüs mü çıktı?
- Binlerce mühendis İstanbul’u terk mi etti?
Bu istatistiksel akıl dışılık, operasyonun netliğini ve siyasi amaçlarla yapıldığını göstermektedir.
Zamanlama Manidar: 1 Aralık Tesadüf Değil, Bilinçli Bir Seçim Mühendisliği
EMO Ana Yönetmeliği’nin açık hükmüne göre, şubelerin delege sayısı her yıl 1 Aralık günü esas alınarak belirlenmektedir. Yani hangi şubenin kaç delege çıkaracağı, tam da bu tarihteki üye sayısına göre hesaplanır. Skandal olan şudur: Üye kaydırma operasyonu tam da 1 Aralık günü yapılmıştır. Bu kadar kritik bir tarihte, herhangi bir bilgilendirme yapılmadan, şubelerin haberi olmadan ve binlerce mühendisin iradesi yok sayılarak gerçekleştirilen bu işlemin “tesadüf” olduğunu düşünmek, mühendis aklına hakarettir. Operasyonun zamanlaması doğrudan delege dağılımını siyasi olarak etkilemeye dönük bir hamledir.
Bu tabloyu daha da vahim kılan başka bir unsur daha var: Genel Merkez, üyelere bu kaydırmayı ancak 3 Aralık’ta SMS ile bildirmiştir. Yani delege hesabının yapıldığı kritik tarih çoktan geçirilmiş, üyelerin itiraz edebileceği bir zaman bırakılmamıştır. Üye 3 Aralık’ta “itiraz” etse bile, Ana Yönetmelik gereği delege dağılımı zaten 1 Aralık verilerine göre yapılacağı için, şubenin eksiltilen üye sayısı da —özellikle İstanbul özelinde— geri dönüşsüz biçimde düşürülmüş olmaktadır. Başka bir deyişle: İtiraz hakkı kâğıt üzerinde vardır, fakat delege hesabına hiçbir etkisi yoktur. Bu, sadece hukuksuzluk değil; son derece planlı, teknik olarak kurgulanmış bir irade gaspıdır.
İkinci Operasyon: 1 Aralık Üye Kaydırma Operasyonundan Hemen Sonra İstanbul’un Üye Sayısı Bir Kez Daha Düşürüldü. Resmi Belgede Yeni Manipülasyon!
EMO Genel Merkezinin 1 Aralık’ta yaptığı kitlesel üye kaydırma operasyonuyla İstanbul’un üye sayısı zaten 20.400’lere çekilmişken, bunun hemen ardından 2 Aralık 2025 tarihli ve E-94734227-000-25511 sayı numaralı resmi yazıyla ikinci bir skandal daha ortaya çıktı. Genel Merkez bu yazıda, İstanbul Şubesi’nin üye sayısını bu kez “1 Aralık 2025 tarihi itibarıyla Şubeniz üye sayısının 18050 olduğu toplam üye sayısının ise 78111 olduğu tespit edilmiş olup söz konusu sayılar doğrultusunda Şubeniz delege sayısı 208 Olarak belirlenmiştir.” şeklinde beyan ederek, İstanbul’un üye sayısını bir kez daha keyfi biçimde azaltmış olduğunu ilan etmiştir. Yani, yeni sistemde kayıtlı 20.400 gerçek üyeye rağmen, resmi yazıda İstanbul’un üye sayısı yaklaşık 2.350 kişi daha düşürülerek 18.050 olarak ilan edilmiştir.
Bu, yukarıda bahse konu olan MERNİS’le adres güncellemesi gerekçe gösterilerek teorize edilmeye çalışılan üye kaydırma operasyonundan tamamen bağımsız, ikinci bir manipülasyondur. Şubelerin delege dağılımının tam olarak 1 Aralık verilerine göre yapıldığı düşünüldüğünde, 1 Aralık operasyonunun hemen ardından gelen bu 2 Aralık tarihli yazı, İstanbul’un temsil gücünün sistematik biçimde bir kez daha kırpıldığını açıkça göstermektedir.
İstanbul’un Üye Sayısının 6 Yılda Azaldığı İddiası: Matematiksel Olarak da Gerçek Hayat Olarak da İmkânsız
Aşağıdaki tabloyu hep birlikte inceleyelim.
| Seçim Dönemi | Yaklaşık Üye Sayısı |
| 2020 yılındaki seçimleri | 18.800 |
| 2022 yılındaki seçimleri | 19.500 |
| 2024 yılındaki seçimleri | 20.800 |
| 2026 yılındaki seçimleri | 18.050 |
Her yılki seçimlerde ortalama 1.000 kişi artan bir şube için son dönem 2.700 kişi azalmıştır. Bunda bir problem yok mu? Her geçen yılda Türkiye’de mühendislik mezunlarının sayısı sürekli artmış, İstanbul ise hem nüfus hem mühendis istihdamı bakımından ülkenin tartışmasız merkez üssü olmayı sürdürmüştür.
Onlarca üniversitenin elektrik–elektronik bölümleri mezun vermeye devam ederken ve yeni mezunların büyük çoğunluğu İstanbul’da yaşamını sürdürürken, şube üye sayısının artması gerekirken 2025 yılı itibarıyla EMO Genel Merkezinin İstanbul Şubesi için açıkladığı üye sayısının 18.050’ye düşürülmesi, hiçbir mantıklı, doğal, demografik veya teknik gerekçeyle açıklanamaz. İstanbul gibi her yıl binlerce mühendisi bünyesine katan bir şehirde üye sayısının 6 yılda yaklaşık 700 kişi azalması ancak bir ihtimalle mümkündür: bilinçli bir rakam azaltma operasyonu. Bu veri, İstanbul Şubesi’nin temsiliyetinin sistematik şekilde düşürüldüğünün bir başka somut kanıtıdır.
Bu artış oranına göre normal koşullarda 22.000 civarı olması gereken üye sayısının 18.000 yapılması, yaklaşık %18 azaltılması demektir.
EMO’nun delege sayısı son genel kurulda (doğal delegeler hariç) 900’e sabitlenmiştir. Delegelik, şubelerin üye sayılarının toplam üye sayısına oranı ile tespit edilmektedir.
3.650 (1300 üye kaydırma operasyonunundan, 2350 ikinci operasyondan) üyelik eksiltme, İstanbul’un delegelerinde radikal bir azalma anlamına gelmektedir.
Delege Gasbı: İstanbul’un Söz Hakkını Çalma Girişimi
Bu durum:
- Yaklaşık 40-45 delegenin İstanbul’dan düşmesi,
- Diğer şube delegelerinin (belki de sağcı Meslekte Birlik delegelerinin) artması,
- Genel Merkez seçimlerinde siyasi dengenin değiştirilmesi,
- Mersin Şube ve Eskişehir Şube’nin üye sayısından daha yüksek bir operasyon yapılmış olması demektir.
EMO Genel Merkez’deki antidemokratik anlayış (ki onun şu anda İstanbul Şubesindeki izdüşümü 6 kişilik hukuksuz ve gayri meşru sözde yönetimdir) İstanbul’da liste bile çıkartamamıştır ve kaybedeceğini de anlamıştır.
“Madem İstanbul’u kaybedeceğiz o zaman İstanbul’un delege sayısını düşürelim ve Merkez seçimlerinde koltuk kapma ihtimalimizi artıralım”. İşte amaç budur.
Bu, irade gaspının en çıplak biçimidir.
KVKK, Yetki Aşımı ve Açık Hukuk İhlali: EMO Genel Merkezi Suç İşliyor
Bu operasyon, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) bakımından ağır ihlaller içermektedir.
● KVKK Madde 4 – “Hukuka ve dürüstlük kuralına uygun işleme”
EMO, üyeden izin almadan şube kaydı değiştirmiştir. Bu işlem dürüstlük kuralına aykırıdır.
● KVKK Madde 5 – “Açık rıza olmaksızın işlenemez”
Şube kaydı, kişisel veridir. Şube kaydırma işlemi açık rıza olmadan yapılamaz.
● KVKK Madde 6 – “Özel nitelikli verilerin işlenmesi”
Adrese bağlı veriler, bir kişinin sosyal katılım alanını ve örgütsel davranışını belirlediğinden özel nitelikli veri kapsamındadır.
● KVKK Madde 11 – “Veri sahibi bilgilendirilmelidir”
Üye bilgilendirilmemiştir. Kural açıkça çiğnenmiştir.
● KVKK Madde 12 – “Veri güvenliği yükümlülüğü”
Verinin kimlere aktarıldığı, hangi şubeye neye göre taşındığı belirsizdir. Bu, veri güvenliğinin ihlalidir.
Bu açıdan genel merkez, KVKK’nın 18. maddesi uyarınca yaptırıma tabi bir işlem yapmıştır. Açık ve net bir şekilde EMO Genel Merkezi suç işlemektedir.
Bu çaresizliktir. Bu paniktir. Bu seçim kaygısının dışavurumudur.
Bu Operasyonun “Demokrat” Kisvesi Altında Yapılması Tüm Demokrat Kamuoyuna Hakarettir
Son derece dikkat çekici bir tablo vardır:
- Bu hukuksuz işlemi yapanlar kendilerini “demokrat” olarak tanımlayan yapılardır.
- Operasyonu ilk fark edip tepki gösteren ise Frekans, yani sağcı ekip olmuştur.
Sağcı Frekans bile: “Üye iradesi gasp ediliyor.” “Manipülasyon yapılıyor.” diyerek bu operasyonun demokratik meşruiyetsizliğini teşhir etmek zorunda kalmıştır.
“Demokratım” diyen bir yapıyı sağcı ekiplerin bile antidemokratiklikle, hile ve manipülasyonla eleştirmesi, yaşanan çürümenin düzeyini göstermektedir.
Bu operasyon demokratik değildir.
Bu operasyon şeffaf değildir.
Bu operasyon kolektif iradeye saygılı değildir.
Bu operasyon, Oda içi sağcılaşmanın yeni biçimidir.
İstanbul Merkezli Bu Müdahale, Tüm EMO’ya Yönelik Bir Operasyonun Parçasıdır
İstanbul’a yapılan müdahale benzersiz değildir. Ankara ve diğer şubelerde de kaydırmalar yapılmıştır.
Türkiye genelinde:
- Kimin hangi şubeye taşındığı,
- Hangi şubelerin güçlendirildiği
- Bu şubelerdeki hangi listelerin güçlendirildiği,
- Hangi şubelerin zayıflatıldığı meçhuldür.
EMO’da geçtiğimiz dönemde 100’ün altında oyla seçim kazanan şubeler bulunmaktadır. Bu açıdan değerlendirildiğine yapılan operasyonun tüm demokrat şubeler için nasıl tehdit oluşturduğu apaçık ortadadır.
Operasyon, EMO Genel Merkez yönetimi dışında kimsenin bilmediği bir siyasi mühendisliğe dönüşmüştür. Bu karanlıkta demokratik bir seçim yapılamaz.
Açıkça Söylüyoruz: Bu Operasyon Yok Hükmündedir
Mühendis Meclisi ve Demokrat Mühendisler olarak ilan ediyoruz:
- Bu işlem meşru değildir.
- Bu işlem hukuka aykırıdır.
- Bu işlem demokratik değildir.
- Bu işlem seçim manipülasyonudur.
- Bu işlem geçersizdir.
Üyelik kaydırma operasyonu derhal geri çekilmeli, yaratılan rahatsızlıktan dolayı tüm üyeden özür dilenmelidir. Operasyonu yapanlar derhal istifa etmelidir!
Tüm Üyeleri Göreve Çağırıyoruz
Her meslektaşımıza çağrımızdır:
- Üyelik bilgilerinizi kontrol edelim.
- Haksız yere taşındıysanız derhal itiraz edelim.
- EMO Genel Merkezin bu hukuksuzluğuna birlikte karşı çıkalım.
- Şubelerimize sahip çıkalım.
- Seçim sürecine sahip çıkalım.
Çünkü bu oda bizimdir. Bu oda demokratlarındır.
İrade gaspına, hukuksuzluğa ve sağcılaşmaya karşı durmaya devam edeceğiz.