Mühendis Meclisi - DDM Protokolü

08.01.2024 - Açıklama No:3

EMO’da ortak mücadele anlayışı ve Temel İlkeler:

Dünya neoliberal politikaların neden olduğu derin çöküntü altında ekonomik, sosyal ve siyasi yönleriyle bütünsel bir sistem krizi içinde kıvranıyor. Bu kriz, pandemi, iklim krizi ve göçmen krizi gibi bütün dünyada hayatı derinden etkileyen yansımalarıyla, bir uygarlık krizi halini almış durumda. Türkiye'de yaşanan gelişmeler de bu sürecin bir parçası olarak ülkemizi sonu gelmez toplumsal siyasal problemlerle yüz yüze bırakmış durumda.

Ülkemiz 21 yıllık siyasal İslamcı iktidar döneminde tepeden tırnağa bir değişim ve gerileme yaşadı. Sermaye kesiminin ve emperyalist çevrelerin tam desteği ile kurdurulan ve iktidara taşınan AKP farklı aşamalarda geçerek İslamcı faşist bir saray rejimine dönüştü. Cumhuriyetin neredeyse tüm ilerici birikimlerini ve emeğin kazanımlarını adım adım tasfiye ederek bugüne gelen tek adam rejimi, insan haklarından eğitime, ekonomiden kamusal ve doğal varlıklara kadar ne varsa talan etti, ülkeyi neredeyse yaşanmaz bir noktaya taşıdı. Geride kalan 21 yılda Türkiye’de güvencesizlik derinleşti, işçi cinayetleri arttı, emek sömürüsü azgınlaştı, kadına yönelik şiddet ve cinayetler tavan yaptı. Yolsuzluk ve yoksulluk kıskacında boğulan ülke diğer yandan gerici politikaların yatağı haline getirildi, bölgesel savaş ve çatışmalarda aktif bir unsur haline dönüştürüldü.

Kamu yönetimi açısında hiçbir kurumsallığın kalmadığı, hukukun ortadan kalktığı ve tamamen keyfiyete dayalı bir derebeyliğin hakim olduğu Saray Rejimi, kaçınılmaz olarak bir yönetim krizini de yarattı. İktidarın artık hiçbir biçimde toplumdan rıza alma olanağının kalmadığı bu kriz koşullarında, baskı ve zor aygıtlarının tam anlamıyla devreye sokulduğu, muhalefet unsurlarının özel olarak düşmanlaştırılarak hedef alındığı bir döneme adım atıldı. Birliğimiz ve Odamız da toplumsal mücadelenin bir parçası olarak, bu saldırgan tutuma her dönem maruz kaldı.

Türkiye’de hiçbir konu ülkenin bu gerici faşist rejimden kurtarılması tarihsel görevinden daha öncelikli ve bağımsız olarak değerlendirilmemelidir. Birliğimizin ve Oda’mızın, ülkenin bu karanlıktan kurtulması ve aydınlık bir geleceğin inşası konusunda, kendisine düşen kamucu, laik, antiemperyalist, bağımsızlıkçı, yurtsever görevleri yerine getirmesi kaçınılmaz bir öncelik olarak belirginleşmiştir.

Odamız baştan aşağı bu önceliğe sahip bir anlayış tarafından ve aşağıdaki temel ilkeler ışığında geçmiş birikimleri ve mücadeleci geleneğinin ışığında temel sorunlarından arındırılmalı yenilenmelidir.

  1. Emeğin hakları için mücadele önceliklidir. Demokrasi mücadelesi emek mücadelesine ayrılmaz bağlarla bağlıdır. İşçilerin ve emekçilerin yaşamları üzerindeki her türden sermaye tahakkümüne karşı ortak mücadele verilir bu çaba kendi üyelerimiz ve meslek alanımızla sınırlı görülmez. Mühendislik mesleğinin bilimsel ilkeler ışığında, toplumun ve emekçilerin çıkarlarının lehine gerçekleştirilmesi gerektiğini savunulur.
  2. Mesleki politikalarımızda kamuculuk ve toplumculuk esastır. Başta enerji, iletişim, üretim, kent ve çevre gibi meslek alanımızı ilgilendiren alanlarda, her şart altında ancak ve ancak bu esaslara göre tutum alınır.
  3. Belgelendirme ve akreditasyon süreçlerinde konusunda yeni bir karar alınmaz, genel kurula bu yönde bir öneri getirilmez.
  4. Mühendislere dayatılan işsizlik ve güvencesizlik koşullarına karşı aktif bir biçimde mücadele ve dayanışma içerisinde olunur. Meslektaşların karşılaştığı geleceksizleştirme ve hak kayıplarına karşı Oda yapısı ve faaliyetleri düzenlenir, onların daha iyi bir meslek hayatı mücadelelerinde yanlarında yer alınır.
  5. Kadınların toplumsal mücadelesini desteklenir, her zemin ve koşulda daha fazla kadın temsili sağlanmasına yönelik yapısal düzenlemeler oluşturulması hedeflenir. Kadın meslektaşların hakları ve eşit koşullarda çalışmalarının önündeki engellerle hukuki ve politik olarak mücadele edilir.
  6. Dünyanın yaşadığı ekolojik yıkım ve tahribat, tüm oda politikalarında dikkate alınır. Enerji ve kalkınma kavramları asla çevre ekoloji ve doğa gerçeklerinin üzerinde değerlendirilemez. Bu alanda “kaba kalkınmacı“ politikaların yerine, doğa- çevre-insan merkezli yeni bir aklı etkin kılmak, enerji politikalarını bu eksende oluşturmak hedeflenir.
  7. Çevresel yıkımı hızlandıran, sürdürülemez risklerle dolu biçimde inşa edilmiş olan Türkiye enerji politikasının, piyasa unsurlarının ve şirketlerin elinden alınması savunulur. Kamucu ve çevreci bir anlayışla, kaynak çeşitliliğine ve yenilenebilir kaynaklara dayalı politikalar yaratılır.
  8. Devlet politikası haline getirilmiş dinci gericiliğe karşı laik bir devlet ve toplum yapısı savunulur. Kamusal alanın cemaat ve tarikatlar eliyle teslim alınmaya çalışılmasına karşı mücadele edilir.
  9. Emperyalizme karşı bağımsızlık savunulur. Başta Ortadoğu olmak üzere dünyadaki emperyalist politikalara ve işgal uygulamalarına karşı çıkılır. Barışa dayalı bir gelecek tahayyülü, halkların bir arada, eşit ve özgürce yaşaması temelinde tanımlanır. Ayrımcılığa ve ırkçılığa asla prim verilmez.
  10. İstanbul Şube Danışma Kurulu ilkeleri ve hukuku korunur demokratik teammüller ışığında geliştirilir.

Yapısal Düzenlemeler ve İşleyiş:

  • Hasar gören kurumsal yapının düzeltilmesi ve sağlıklı bir kurumsal işleyişin inşası ana görev olarak ele alınmalıdır.
  • Oda yeni dönemde tüm kurulları, komisyonları, üyeleri ve personelin katılımını esas alan, demokratik, katılımcı ve şeffaf bir anlayış ile yeniden yapılandırılmalıdır.
  • Tüm kurullar katılıma ve katkıya açık olmalı, işleyişteki mevcut bürokratik ton azaltılarak katılımcı ve bir kurumsallık inşa edilmelidir.
  • Temsilcilikler birçok faktöre göre gözden geçirilmeli, etkin kurul faaliyetine kavuşturulmalı, yetki ve görevleri yeniden düzenlenerek oda faaliyetinin çekirdeği haline getirilmelidir.
  • Oda organizasyonu, faaliyet önceliklerine göre (üye, örgütlenme, eğitim, yayın) birimlerine net biçimde ayırılmalı, bu birimlerin çalıştırılmasında yönetim kurulu , personel ve komisyonların tanımlı ilişkileri açığa çıkarılmalıdır. Her birime ait hedefler ve çalışma esasları belirlenmelidir.
  • Odanın bir yandan düzenli üye kazanması diğer yandan mevcut üyelerin oda ile etkileşiminin ve bağının güçlendirilmesi ana hedeflerden birisi olarak tayin edilmelidir. Bu esasa göre üye- örgütlenme -eğitim birimleri kritik bir rol üstlenecek şekilde yapılandırılmalıdır.
  • Tüm kurullarda kadın temsiline öncelik verilmeli, (her ne kadar yönetmelik düzeyinde bir düzenleme olmamış olsa bile) temsil ve söz hakkında kadınlara yönelik pozitif ayrımcılık ilkeleri gözetilmelidir.
  • Odanın meslek alanı içerisinde etkin şekilde var olabilmesi açısından farklı meslek dallarının temsili sağlanmalıdır.
  • Kurulların oluşumunda eklektik yaklaşım ve çoğunluklu grup temsili esası sorgulanmalı, bunun yerine danışma kurulu içinden ortak anlayış ve uyumluluk ilkesine uygun bir liste belirlenmesi hedeflenmelidir.
  • Danışma kurulu ve komisyonlar örgütün demokratik işleyişine ve mücadele anlayışına hizmet edecek şekilde işletilmelidir.
  • Örgütün toplumsal mücadele alanıyla olan bağı kuvvetlendirilerek, bu faaliyetlere nitelikli katkı sağlanması konusunda oda örgütü etkin bir şekilde konumlandırılmalıdır.

Mali Durum ve Personel Politikası:

  • Odanın mali yapısı, yenilenmesi gereken idari organizasyona uygun şekilde sil baştan düzenlenmelidir. Her türlü mali karar ve faaliyet şeffaf olmalıdır.
  • Mevcut riskler ve yükümlülükler dikkatli biçimde analiz edilerek öncelikle bunlardan kurtulmayı öne alan sürdürülebilir bir ekonomik model inşa edilmelidir.
  • Odanın gelir modeli üye gelirleri, etkinlikler, eğitim & organizasyonlar, mesleki denetim gelirleri ve kamusal işbirlikleri düzleminde yeniden tanımlanmalıdır.
  • Örgütün bütününde hizmet uretimi ve ticarilesmenin önünde duracak kurumsal bir tutumu kalıcı hale getirmek amacıyla detaylı bir çalıştay yapılmalıdır.
  • Personel yapısı odanın yeni dönemindeki ihtiyaçlara uygun olarak yeniden düzenlenmelidir. Personel tercihlerinde görev tanımına tam uygunluk, liyakat ve iş disiplini esas alınmalıdır. Bu esaslara göre verimli bir çalışma yapısı yaratılmalıdır.
  • Diğer odalarla mekansal ve işgücü ortaklıkları yaratılmasının olanakları araştırılmalı ve mümkün olduğu yerlerde bu seçenekler değerlendirilmelidir.
    Pandemi sonrası gerçekliklere ve içinde bulunduğumuz koşullara uygun şekilde altyapı düzenlenmeli bu durumun yarattığı ihtiyaçlar (Altyapının dijital dönüşümü, buna yönelik hizmet veya personel vb) öncelikli olarak karşılanmalıdır.
  • İcra yoluyla aidat toplama vb gibi uygulamalardan vazgeçilmeli, üye aidatı konusunda üye ilişkilerini ön planda tutan bir yöntem izlenmelidir.
  • Tüm oda çalışanlarının sendikal örgütlenme ve Toplu İş Sözleşmesi hakları savunulmalı, bu konuda  oluşacak engellerin ortadan kaldırılmasına yönelik ortak inisiyatif alınmalıdır.


Mühendis Meclisi adına

Tigin Öztürk, Ekrem Gültekin, Nihal Türüt, Hayri Aydın, Berker Özağaç

 

Devrimci Demokrat Mühedisler adına

Ateş Koç, Dağıstan Bekiroğlu