Siyasi Mefta Ali Yiğit Anısına: Ankara’da da, Türkiye’de de Sağa ve Liberalizme Geçit Yok

Uyarı 1 - Sağcılar giremez: Bu yazı EMO içindeki devrimci, demokrat, ilerici, yurtsever, çağdaş mühendislere yönelik bir yazıdır. Yazı Frekans, Meslekte Birlik vb adlarla iktidar yanlısı çalışma yapan hiç bir grubu ilgilendirmez. EMO’da demokrat mücadelenin büyütülmesi için yazılmış bir eleştiri yazısıdır. Yukarıdaki tanım kümelerinden herhangi birisi içinde değilseniz, yazı yanlışlıkla elinize geçtiyse okumayıp es geçiniz. Buradaki kavramlar, önermeler, ifadeler iktidar yanlısı anlayışların anlayacağı konular da değildir.

Uyarı 2 - Dikkat yüksek dozda politik eleştiri içerir: 49. Dönem Genel Kurulu’nda Konya’nın Şube yapılması için Konyalılardan daha fazla uğraşan, Genel Kurul’daki demokratlardan sert yanıtlar alıp, büyük çoğunlukla Konya şube yapılmayınca “kendisine hakaret edildiği” savı ile mağduru oynamaya çalışan bu yazının temel muhattabı olan kişiden ricamız; yine benzer iddialarla uğraşmamasıdır. Yazılanlar sert olabilir ancak hakaret içermez.

22 Mayıs 2025 ‘Meşlektaşlarımıza’ Başlıklı Ali Yiğit İmzalı Yazı Üzerine

EMO Genel Merkez önünde demokrat elektrik mühendisi Aykut Selvi direnişini sürdürüyor. 20 Mayıs 2025 Salı günü bir basın açıklaması ile sendikasi Tez-Koop-İş önlüğüyle başladığı direniş tüm EMO demokrat kamuoyunda karşılık buldu. Oda’nın farklı şubelerinden demokrat mühendisler Aykut Selvi’nin direnişine destek verdi. EMO Genel Merkez’in haksız, hukuksuz, antidemokratik tavrı kesintisiz teşhir edildi ve şu anda da edilmeye devam ediyor.

Direniş sürerken, 22 Mayıs 2025 tarihinde “Meslektaşlara” başlıklı bir metin Ankara’daki demokrat kamuoyu ile paylaşıldı. Normal koşullarda Ali Yiğit’in “EMO 36 ve 37. Dönem Yönetim Kurulu Başkanı” sıfatıyla paylaştığı bu metne yanıt vermekle zaman kaybetmek yerine direnişte olan arkadaşımız için fazladan bir imza toplamayı, bir demokrata daha ulaşmayı tercih ederdik.

Ancak hemen her cümlesi; EMO yönetiminin yaptığı antidemokratik, haksız işten çıkarmaları onaylama, demokratik teamülleri tahrif etme ve bu tahrifatla gelecekte yapılacak antidemokratik uygulamalara zemin oluşturma riski taşıdığı için mecburen bir yazı ile yanıt verme ihtiyacı hissettik. 
Mühendis Meclisi olarak genel olarak süreçlere, gruplara (bireylere değil) dönük eleştiri ve değerlendirmeler yazmayı tercih ederiz. Ancak bu yazı, demokratlar nezdinde atlanmaması gereken bir yazıdır. Alici olmayan (Alici diyoruz zira ortada bir grup vb imzası değil, eski başkanlık forsu ile Ali Yiğit imzasıyla paylaşılmış bir metin var) her kişi ve grubun, özellikle DDP içinde şeflik tabiyeti altında bulunmayan her özgür bireyin; demokratik teammülleri hiçe sayan bu metne karşı yazı yazmasının, söz söylemesinin bir demokratlık görevi olduğunu da ayrıca hatırlatmak istiyoruz.

Ali Yiğit’in Bu Süreçle Alakası Ne?

EMO’nun önünde bir direniş çadırı var. Hak mücadelesini veren belli: Aykut Selvi, sendikası ve yoldaşları. Konunun muhattabı belli: EMO Genel Merkezi.

Ali Yiğit’in yazıyı yazdığı gün EMO’nun sokağı Ihlamur Sokak’ta Aykut’un işten çıkarılmasında imzası olan Genel Merkez yazmanı tam bir saat boyunca tüm Oda personelinin içinde mahkum edildi. Üyeler yazmana sordu, yazman yanıtlayamadı, Aykut Selvi sordu yanıtlayamadı. Tam bir saat EMO yazmanı nezdinde yapılan haksız işten çıkarmayı sağır sultan duydu. EMO kapısının önünde basın açıklamaları oldu. Ankara’daki demokrat gruplar desteğe geliyor. Yeni açıklamalar da gelecek. Bu teşhir daha da büyüyecek. EMO Genel Merkezi ise bugüne kadar tek bir açıklama bile yaymadı. Verecek yanıtları yok, üç maymunu oynuyorlar.

Ve ortaya bir yiğit çıkıyor. “Ankara’yı kurtaran yiğit” şimdi Genel Merkezi “kurtarmaya” çalışıyor. Arkadaşlarına gelen okları engellemek için göğsünü siper ediyor Ankara’nın yiğidi. Uzun yıllar emek verdiği EMO’da, siyasi ölümü pahasına öne çıkıyor. Anlaşılan o ki EMO Genel Merkez’in söylemek isteyip de söyleyemediği cümleler Ali Yiğit’in kaleminden dile geliyor.

Ancak Ali Yiğit’in işi çok zor:

  • Yurtdışında bir yıl boyunca Oda’nın en zor görevi yazmanlığı “remote” yapmaya çalışan, beceremeyip istifa eden ekibinden arkadaşını,
  • Ankara Danışma Kurulu’nda Aykut Selvi’nin işten çıkarılmasını savunamayıp gündem gelmeden ortalıktan kaybolan diğer ekip arkadaşını,
  • EMO İstanbul Şubesi’ndeki demokratları paramparça eden ve İstanbul’da demokratları bölüp 2 liste haline getiren mahir arkadaşlarını,
  • Frekansın delegesini işe alıp demokrat mühendis Aykut Selvi’yi iftiralarla işten çıkarmakta bir problem görmeyen tüm yönetim kurulunu

aynı anda savunmak zorunda. Siyasi intihar pahasına bu yolda ölmek var dönmek yok. Devam Ali Yiğit…

Yolumuz Liberalizm Yolu mu?

Yazı, Ali Yiğit’in yiğitlik destanıyla başlayıp Aykut Selvi’yi ve direnişini itibarsızlaştırmaya dönük hiçbir somutluğu olmayan ifade ve iftiralarla devam ediyor. Bunlara yanıt vereceğiz ancak Mühendis Meclisi olarak bu yazının en önemli bölümü bizce Aykut Selvi ile ilgili kısımlar değildir. Ali Yiğit savunusuyla gerici kesimin önünü açacak bir önermeyi sanki demokratların teammülleriymiş gibi yutturmaya çalışmaktadır. Şöyle diyor Ali Yiğit:

“Bugün EMO Ankara Şubesi’nde Şube Yönetim Kurulu önerisiyle ‘Mühendis Personel istihdamı üzerinden Frekans Mühendisler Platformu ile işbirliği yapıldığı’ suçlamasını getirenlerin dönüp geriye bakmalarında yarar vardır. ‘EMO Şube Yönetim Kurullarının siyasi eğilimlerine bakılmaksızın tüm şubelerden gelen mühendis personel önerilerine oybirliğiyle karar verdiklerini’ göreceklerdir. Bu yalın gerçek bile belirtilen önyargılı- hiçbir geçerliği olmayan suçlamayı yönelten kişilerin, DEMOKRAT MÜHENDİSLER’in yaratılan ortak yürüyüşünü sabote etmeye ve zehirlemeye savrulmakta oldukları konusunda hepimiz açısından uyarıcı olmalıdır.”

Hangi gerçek Ali Yiğit? Bizim gördüğümüz, bildiğimiz, hissettiğimiz tek gerçek halkın siyasi iktidarın elinde inim inim inlediğidir. Memleketin taşı toprağı satılmış, insanlar bir dilim ekmeğe muhtaç olmuş, sesini çıkaran cezalandırılmıştır. İktidar yandaşlarına ballı ihaleleri aktarıp, istihdam ederken, iktidarın partilerine üye olmayan herkes sürünmektedir.

Bizim yiğidimiz demokratlık oynamaktadır. Neymiş? Onlar KHK’larla devrimcileri, demokratları işten çıkarırken (ki sizin işten çıkardığınız Aykut Selvi de KHK’lıdır) biz “siyasi eğilimlerine bakılmaksızın tüm şubelerden gelen mühendis personel önerilerine” evet diyecekmişiz. Hadi oradan. 
Anlaşılan bazı temel kavramlar unutulmuştur. Almanya’da faşizm parlamento ile gelmiştir. Filistin halkına soykırım uygulayan İsrail dünyanın en “demokratik” ülkelerinden biridir. Üniversitelerde ellerinde satırla demokrat öğrencilerimize saldıran gericilerin ikna olduğunu hiç görmedik. Sokaklarda çiçek verince güvenlik kuvvetleri hiçbir zaman çiçek vermedi.

Şurada elimizde kalan son mevzilerden birisi olan EMO için yiğit Alimizin “demokratlığı” tuttu. Ali Yiğit’e göre yarın Frekans ekibi 10 teknik görevli istese, demek ki yiğidimiz bunları istihdam edecek. Akla izana sığmayan bu mantığa bakın. Yani diyor ki Ali Yiğit “Bırakalım yapsınlar, bırakalım geçsinler”. Bu mantık tartışmasız liberal mantıktır.

Şu anda demokratların çalışması olmayan iki şube için talepleri doğrultusunda, Oda işleyişinin aksatılmaması için personel alımı yapılmıştır. Ali Yiğit bu durumu genelleştirip Ankara için alınan Frekansçı personeli aklama yoluna girmektedir. Bu davranış çok tipik revizyonist (kısaca köklü bir ilkenin tahrif edilmesi) ve oportünist (kısaca: siyasi çıkarcı) yaklaşımdır.

Faşizme, gericiliğe sağcılığa karşı mücadele gericilerin, sağcıların önünü açmakla olmaz. Tam tersine onlarla ideolojik, teknik, mesleki, toplumsal her alanda kora kor mücadele ile olur. Tabiki Odaya demokrat personeli alacağız, tabiki üyelerimize demokratlar üzerinden ulaşacağız. Birilerinin yeni yolu liberalizmin yolu olabilir ancak devrimci, demokrat, ilerici, yurtsever mühendisler olarak liberal safsatalara kesinlikle geçit vermeyeceğiz.

EMO Ali Yiğit’in Çiftliği Değil

Ali Yiğit, yazısının önemli bir bölümünü de amatörlük profesyonellik tartışmasına ayırıyor. Ali’ye göre amatörler iyi, profesyoneller kötü. Kadrolaşma deyince ilk akla gelen gruplardan birisinin başı olan Yiğit amatörleşme önermesi yapıyor. Bu tek kelimeyle komiktir.

Ali Yiğit açık açık yanıt vermelidir. Merkez ve Şube’de DDM ve DDP referansı ile işe alınan kaç kişi vardır? Kendi referansı ile işe alınan kişiler nur mu yemektedir? Odadan para almamakta mıdır?

Yazısında Aykut arkadaşımızla ilgili sürekli para vurgusu yapmaktadır Ali Yiğit. Aykut Selvi ne parası almaktadır? Maaşını. El insaf. Ne yapacaktı Aykut Selvi? Çalışırken aç mı kalacaktı? Akıl izan sorgulanır bu sözlerden.

Tutarsızlık Ali’de bir değil bin değil. Ali Yiğit, Aykut Selvi’nin örgütlenme çalışmasını küçümseyip ne demek olduğunu anlamadığımız “para almakla” itham ederken; EMO örgütlenme sekreterinin kendi yakın arkadaşı bir DDP üyesi olduğunu hiç söylemiyor. İnanılır gibi değil. Geçtiğimiz ay, yazılımı çalışmayan ve yapım aşamasında olan Oda’ya bir bilişim elemanı aldırmadın mı Ali Yiğit? Bu arkadaşlar senin teknik direktörlüğünde “amatörce” top koşturuyorlar değil mi?

Aslında biz bunu çok iyi anlıyoruz. Ali Yiğit’e göre Oda kendi çiftliğidir. Kendisinden olanı alır, olmayanı çıkarır. Onun profesyoneli yemek yeme, maaş alma hakkına sahiptir, ötekinin profesyoneli yemek yememeli, maaş almamalıdır. Şunu çok iyi bil Ali Yiğit! Biz, aç da kalsak, açıkta da kalsak Oda’yı kimsenin çiftliği yaptırmayacağız.

Mevcut Koşullarda Ali Yiğit’in Amatörlük Önermesi de Sağa Hizmettir

EMO’nun üyesiyle bağı zayıftır. Üye odanın yolunu bilmemektedir. Dışarıda binlerce üye olmayan meslektaşımız bulunmaktadır. Birçok meslektaşımız yaşamlarını idame ettiremez hale gelmiştir. Bu koşullarda örgütlenme Oda’nın en temel sorunudur. Seçimler, nihayetinde örgütlenme çalışmasının bir parçasıdır. Seçim bir sonuçtur.

“Seçim çalışması, ‘ağırlıklı olarak hiçbir maddi çıkar gözetmeyen gönüllü, özverili amatör emek üzerine kurulu ve DDK bileşenlerinin ortaklaşa oluşturduğu maddi kaynaklarıyla sürdürülen kollektif bir çalışmadır.” diyen Ali Yiğit, örgütlenme sorununda “amatörlüğü” bir dayatma önümüze koymaktadır.

Siyasi iktidarın tüm olanaklarıyla yüklendiği, otobüslerle gerici oylarının taşındığı, iktidar medyasının, kamu kurumlarının seferber edildiği seçimlerde Ali Yiğit’in “amatörlük” savunusu gerçekten akıldışıdır, ciddiyetsizdir. Gören de Ali Yiğit, yedek kulübesinde onlarca amatörü tutuyor, onların sahaya sürülmesini biz engelliyoruz zannedecek. Kim amatör çalışma olmasın diyor Ali Yiğit? 2 dönemdir kaybettirdiğin Şubemizi seçim dönemine bir iki ay kala eşini dostunu arayarak mı geri alınabileceğini düşünüyorsun? Yoksa hala “Konya’yı ver Ankara’yı al” cin fikriyle mi ilerliyorsun?

Ankara gibi 20 bini aşkın üyenin olduğu bir şehirde, gerçekten üyeye ulaşmak, üyeyi katmak, yeni üye yapmak, üyenin sorunlarını çözmek gibi bir derdiniz varsa çalışmanızın çok kuvvetli bir profesyonel ayağı olmalıdır. Anladığımız kadarıyla kendinizin çöplüğü olarak gördüğünüz Ankara’ya Aykut gibi genç, dinamik, ağzı laf yapan, örgütçü, koşturan birisinin gelmesi küçük iktidar alanınızı kaybetme korkusu yaratmış olacak ki, sırf Aykut’un işten çıkarılmasını teorize etmek için Oda’nın Frekans’tan geri kazanılmasında büyük katkı sağlayacak profesyonel çalışmayı kategorik olarak reddediyorsunuz.

Oda’nın yıllık bütçesi yaklaşık 300 milyon TL’dir. Bu bütçe kullanılarak kapı kapı işyerlerinin gezilme fırsatı varken, her üyenin tek tek aranıp derdine derman bulunma şansı varken, oda avukatının üyenin hukusal sorunları çözüm sunabilmesi, öğrenci üyelere her türlü olanağın sunulabilmesinin koşulu varken, bu bütçenin örgütlenme için kullanılmaması düpe düz Demokrat Mühendisler’e ihanettir.

“Demokratların amatör çalışmayla seçimi alması” önermesini bir de yukarıda bahsettiğimiz “sağcıların istediği personeli almasının önünü açan” liberal önermeyle birleştirdiğinizde yaptığınız şey objektif olarak sağa hizmettir. Aklı başında hiç bir demokrat bu düşünceleri onaylamaz.

Başkanım, Başkansın, Başkan

Yazımızı sonlandırmadan önce değinmeden geçemeyeceğimiz küçük bir konu daha var: “Başkanlık titri”: 10 kişiden 9’unun başkan olduğu bir ülkede, pek tabiki Ali Yiğit de başkandır. 36. ve 37. Dönemin “efsane başkanı”na; şu an 49. Dönemde olduğumuzu, arkasına sığınarak daha özgüvenli konuştuğu son başkanlıklarının üzerinden çeyrek asır geçtiğini birilerinin söylemesi gerekiyor. “Efsane başkanımız”a yine birilerinin;

  • Yıllarca ve gördüğümüz kadarıyla hala Ankara’da demokratların “ezeli ve ebedi şef”lerinden birisi olduğunu,
  • Yıllarca Oda’yı/Şubeyi doğrudan veya dolaylı olarak yönettikten sonra Ankara Şube’nin Frekans denen sağcı ekibe kaybedilmesinin baş sorumlularından birisinin ta kendisi olduğunu,
  • Son dönemde de Frekans’a karşı “çizikli veya değil” kaybeden listenin başının da kendisi bulunduğunu hatırlatması gerekiyor.

Ankara’daki başarıların kendisine başarısızlıkların ise çevresine ait olduğunu söyleyen bu tanıdık zihniyetin en son akılda kalan “aktüel başarılarından” bazılarının ise:

  • “Konya’nın Frekans’a verilmeden Ankara’nın demokratlar tarafından geri alınamayacağı” yılgınlığını pompalayarak, Frekans ile kol kola Konya’yı Şube yaptırmaya çalışmak,
  • Frekans ekibinin delegesini gözümüzün içine baka baka geçtiğimiz aylarda Ankara Şubesi’nde istihdam ettirmek.
  • Şube’nin demokratlar adına geri alınmasına neredeyse 7/24 çalışan tek personel olan Aykut Selvi’yi işten çıkarttırmak olduğunu söylemeden geçemeyeceğiz.

Ali Yiğit, bu siyasi intihar yazısıyla (ve pek tabiki Mühendis Meclisi’nin üşenmeyip kaleme aldığı bu yanıtla) kendi etrafında devrimcilik anılarını dinleyecek 3-5 kişi de bırakmamıştır. Ali Yiğit önceden de böyle miydi, sonra mı böyle oldu bilinmez ama 36. ve 37. Dönemin “efsane başkanı”, son dönemdeki icraatlarına yeni icraatlar, “Frekans” ile münasebetlerine yeni münasebetler eklememesi için elimizden geleni yapacağız.

Image
Siyasi Mefta Ali Yiğit

Ali Yiğit Bütün Okları Yedi ve Düştü. Şimdi Soru DDP’ye!

Ali Yiğit EMO Genel Merkez’inin savunulamayacak icraatları için kendisini feda etti ve bu yolda şehit düştü. Ankara’da önemli demokrat gruplardan olan Devrimci Demokrat Platform, söz sırası sizde.

Ali Yiğit’in Frekans ekibinin önünü alabildiğine açan ve bir sonraki dönem Ankara’nın demokratlar tarafından geri alınmasını imkansız hale getirecek bu liberal tezlerini destekliyor musunuz?

Başka bir deyişle yarın, Frekans ekibinden 10 tane teknik görevli personelin istihdamı talebi gelse (ekonomik gerekçeler vb demeyin lütfen) ve Merkezdeki 2 DDP’li, 2 DDM’li ve bir de Şubeler Platformu’ndan gelen gizli DDM’li; bu liberal savlar doğrultusunda, “demokratlık adına” bu talebe onay verse bunu destekleyecek misiniz?

DDP’ye gönül veren, emek harcayan, delege olan oy veren tüm samimi demokrat arkadaşlarımıza soruyoruz.

Eğer buna onay veriyorsanız farklı frekanslar söz konusudur ve Mühendis Meclisi olarak -ve muhtemelen geri kalan tüm demokrat gruplar da aynı şeyi yapacaktır- liberal önermeler yapan ve rotayı başka yola çeviren kişi ve gruplarla pozisyonumuzu değerlendireceğiz.

Eğer bu liberal önermenin karşısında iseniz siyasi mefta Ali Yiğit’in DDP içerindeki durumunu değerlendirmenizi dostlukla öneriyoruz. Kapımız DDP içinde bulunan, Odalardaki sağcılaşmaya karşı samimi olarak mücadele etmek isteyen tüm devrimci, demokrat, ilerici, yurtsever, çağdaş arkadaşlarımıza açıktır.

Ankara’da da Türkiye’de de Sağa ve Liberalizme Geçit Yok

İçinde bol bol D harfi barındıran bu DDM-DDP alaşımı, demokratlar arasında bir azınlıktır. Geçmişte birilerinin demokratlar için sunduğu her türlü katkıyı öpüp başımızın üzerine koyarız ancak Odamız ve demokratların geleceği hiçbir menşevik alaşıma, liberal uzlaşmacılığa teslim edilmeyecek kadar değerlidir. Frekans ekibinin çıkarlarına hizmet edecek acziyete giren politikalar, demokratların politikaları değildir. EMO Alilerin, Velilerin, Hasanların, Hüseyinlerin değil demokrat geleneğindir.

Oda’nın ücretli çalışan ve işsizlerin, genç mühendislerin, kadın mühendislerin, emekli mühendislerin, SMM’lerin, elektrik-elektronik-haberleşme-biyomedikal tüm alanlardaki mühendislerin hak ve özgürlüklerini savunan, mesleğin çıkarlarını büyüten bir oda haline tekrar gelmesinin koşulu demokratlara ait olmayan şeflik müritlik ilişkilerinden tamamen arınan yatay, herkesin eşit söz söylediği, kararların ortak alındığı, ortak uygulamaya çalışıldığı demokratik ortamlarla mümkündür. Meclis’in hala bu yolda kat etmesi gereken çok fazla mesafe olmasına rağmen amacı demokratların çalışmasını tabandan tavana yaymaktır. Aykut Selvi’nin statükoya karşı EMO önündeki direnişi; ortak karar alma, uygulama ve mücadele etmeye aç Ankara’daki demokrat EMO tabanı için bir kıvılcımdır.

Ankara’daki demokrat arkadaşlarımıza çağrımızdır:

  • Siz de birilerinin anılarının dinlemekten sıkıldıysanız,
  • Oda’daki şeflerden, devletlülerden ve bunların kuyruğunda dolananlardan bıktıysanız,
  • Kapalı kapılar ardında karar altına alınan “Al takke ver külah” politikalarının kimseye hizmet etmediğini düşünüyorsanız,
  • Oda’nın gittikçe sağcılaştığını, Ankara Şube’sinin Frekans’tan vakit geçirmeden amasız fakatsız geri alınması gerektiğine inanıyorsanız,
  • Demokratların birlikte olması ama bu birlikteliğin ancak ve ancak demokrat ilkeler etrafında olması gerekitiğinde hem fikirseniz,
  • Yine demokratların bu ilkeli birlikteliğinin
    • kimi zaman aklı karışan,
    • kimi zaman yoldan sapan,
    • bol bol anılarını anlatsa, vaazlar verse de, demokratların içinde olan arkadaşlarımıza -bu yazıdaki gibi- sert eleştiriyle olabileceğini biliyorsanız,
  • Kendimizin yanlış yaptığımızda çekincesiz olarak özeleştirilerimizi vermeye adaysanız,
  • Devrimci, demokrat, ilerici, yurtsever anlayış dışında hiçbir anlayışa, sağa ve sağın bir başka versiyonu olan liberalizme geçit verilmemesi gerektiğini düşünüyorsanız,

Sizi önce Aykut Selvi’nin direnişine ve işe geri alınmasına destek vermeye, ardından da Ankara Şube’nin Frekans’tan geri alınması şiarıyla yukarıdaki ilkeler etrafında mücadele etmek için Ankara Mühendis Meclisi Girişimi’ne katılmaya davet ediyoruz.

 

MÜHENDİS MECLİSİ